St.Pierre Kilisesine 200 m. mesafede kayalara oyulmuş olan ve Yunan mitolojisinde adı geçen Cehennem Kayıkçısı Charonion (Kharon), Antiochus IV Epiphanes (İ.Ö. 175 – 164) zamanından günümüze kalan dev bir büsttür.
Kharon kabartması, başı bir peçe ile kapatılmış,4 metreye 1.5 metre boyutlarında, tahminen bir kadın portresidir. Bu kabartma İmparator Antiochos zamanında Antakya’da birçok insanın ölümüne neden olan veba salgını sırasında yapılmıştır. Birçok kişi hastalıktan öldükten sonra, Leios adında bir kahin, şehre bakan yüksek bir tepede büyük bir “maske” nin yapılmasını istiyor ve böyle bir kabartmanın yapılması kararlaştırılıyor.
Kharon’nun yüzü kuzeye dönüktür ve Tüm Antakya şehrini görmektedir. Kabartma üzerine ölüm ile ilgili sözler yazılmış ancak, bu sözler günümüze ulaşamamıştır. Bir söylentiye göre bu sözlerden birinin de “Benim servetim ayaklarımın altındadır” olduğudur. Bu yazı nedeniyle büstün altı hazine avcıları tarafından defalarca kazılmış, ancak burada servet kelimesi ile anlatılmak istenin büstün baktığı Antakya şehri olduğuna inanılır.
Büstün sağ yanında zambak şeklinde bir sepet taktığı görülmektedir.
Yunan mitolojisine göre Kayıkçı Kharon, ölülerin ruhlarını Stiyks ırmağından geçirip yer altı ülkesine götürmekle görevlidir. Kharon ölülerden bazılarını kayığına alıyor, bazılarını da yalvarmalarına kulak asmadan kıyıda bırakıyordu. Kharon’un kıyıda bıraktıkları öldüklerinde kendilerine dini tören yapılmayanlardı. Bunlar yer altı Tanrısı Hades’in yönetimine girmeden önce yüz yıl ıstırap çekecek ve boşlukta dolaşacaklardı.
Dante’nin İlahi Komedyasında Kharon’dan şöyle sözedilir:
Mitolojik varlık kayıkçı Charon, Acheron (Asi) nehrinde insanları taşıyor. Acheron nehri kıyıları cehenneme girişin geçitindedir. Mitolojik kayıkçı Charon tarafından ölü ruhlar cehenneme taşınır. Burda geçitin kıyısında hayattayken iyi ve kötü arasında bir seçim yapamamış bazı kimseler kalmıştır. Onlar hala gerçek bir cehennemde değildirler ancak bu bölgede sonuza kadar hapsolmuş olarak deliler gibi etrafta bir flamanın peşinde koşturan ve eşek arıları tarafından sokulan ve bazı kurtçuk ve böcekler tarafından kanları sürekli emilen kimselerdir. Dante, Virgil’in rehberliğinde cehennemin kıyısındaki Acheron nehrinin kıyısına gelir. Kayığı kullanan Charon, Dante’yi karşı kıyıya, cehenneme geçirmeyi kabul etmez.
Kharon kabartması, başı bir peçe ile kapatılmış,4 metreye 1.5 metre boyutlarında, tahminen bir kadın portresidir. Bu kabartma İmparator Antiochos zamanında Antakya’da birçok insanın ölümüne neden olan veba salgını sırasında yapılmıştır. Birçok kişi hastalıktan öldükten sonra, Leios adında bir kahin, şehre bakan yüksek bir tepede büyük bir “maske” nin yapılmasını istiyor ve böyle bir kabartmanın yapılması kararlaştırılıyor.
Kharon’nun yüzü kuzeye dönüktür ve Tüm Antakya şehrini görmektedir. Kabartma üzerine ölüm ile ilgili sözler yazılmış ancak, bu sözler günümüze ulaşamamıştır. Bir söylentiye göre bu sözlerden birinin de “Benim servetim ayaklarımın altındadır” olduğudur. Bu yazı nedeniyle büstün altı hazine avcıları tarafından defalarca kazılmış, ancak burada servet kelimesi ile anlatılmak istenin büstün baktığı Antakya şehri olduğuna inanılır.
Büstün sağ yanında zambak şeklinde bir sepet taktığı görülmektedir.
Yunan mitolojisine göre Kayıkçı Kharon, ölülerin ruhlarını Stiyks ırmağından geçirip yer altı ülkesine götürmekle görevlidir. Kharon ölülerden bazılarını kayığına alıyor, bazılarını da yalvarmalarına kulak asmadan kıyıda bırakıyordu. Kharon’un kıyıda bıraktıkları öldüklerinde kendilerine dini tören yapılmayanlardı. Bunlar yer altı Tanrısı Hades’in yönetimine girmeden önce yüz yıl ıstırap çekecek ve boşlukta dolaşacaklardı.
Dante’nin İlahi Komedyasında Kharon’dan şöyle sözedilir:
Mitolojik varlık kayıkçı Charon, Acheron (Asi) nehrinde insanları taşıyor. Acheron nehri kıyıları cehenneme girişin geçitindedir. Mitolojik kayıkçı Charon tarafından ölü ruhlar cehenneme taşınır. Burda geçitin kıyısında hayattayken iyi ve kötü arasında bir seçim yapamamış bazı kimseler kalmıştır. Onlar hala gerçek bir cehennemde değildirler ancak bu bölgede sonuza kadar hapsolmuş olarak deliler gibi etrafta bir flamanın peşinde koşturan ve eşek arıları tarafından sokulan ve bazı kurtçuk ve böcekler tarafından kanları sürekli emilen kimselerdir. Dante, Virgil’in rehberliğinde cehennemin kıyısındaki Acheron nehrinin kıyısına gelir. Kayığı kullanan Charon, Dante’yi karşı kıyıya, cehenneme geçirmeyi kabul etmez.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder